ipler ilmeklere can katar, örgü dostlukları güçlendirir, el işleri ise nesilleri birbirine bağlar.

20140610

cicoz

güne deli bir kavgayla uyandık.sokaktan gelen bağırış çağırış, havada uçuşan küfürler, iki orta yaşlı adama saldıran kendini bilmez bir sarhoş, kırılan dükkân camları, polisler, tüm mahalle camlarda.bizim kedi bile çıktı bakıyor.

o kadar sık oluyor ki bu kavgalar. bizler ne zaman bu kadar saldırgan, tahammülsüz bir toplum olduk?gerek kendi çevremde şahit olduklarım, gerek haberlerde gördüklerim beni gerçekten korkutur hale geldi.

gergin bir uyanış yaşadık bu sabah.günümüz de sıkıcı mecburi işlerimizi halletmekle geçti. banka, faturalar falan filan.



babası bu işleri hallederken bizim minik sıkılıp ayakkabılarını çıkarmaya ve mızmızlanmaya başlamıştı.

 

ve cicoz.bir süredir elimde sürünüyordu bu kitap. daha önce m. sadık aslankara'nın uykusu sakız adlı öykü kitabını okumuştum ve çok beğenmiştim. bu kitabı da hem bundan , hem de cicoz ismi bana çekici geldiği için aldım.kitaba başlayalı yaklaşık bir ay oluyor ve ben bu bir ay içinde bu kitaba bir kaç kez dönüp dönüp tekrar başladım.aklımı veremiyorum diye düşündüm,  yorgunken okuyorum anlamıyorum dedim.kitap bir tuhaf.sevdim mi sevmedim mi tam bilemiyorum.arada kaldım sanırım.aslankara'nın dili sıcak ve samimi.bir tanıdık gibi geldi ama karakterler birbirine giriyor bazen.kim kimdi karıştırır hale gelebiliyorsunuz.aslında yapmak istediği tam da bu olabilir.kitap beni tam olarak çekemedi içine. sonlara doğru biraz daha etkilenmeye başladım.

yeni kitap siparişlerimi beklemekteyim şu an.çocuk ve demokrasi. geçen ay çıkan bir kitap ve tanıtım yazısı bir hayli etkileyiciydi.


cicoz'dan not:
camı kesip biçiyorlar
gökkuşağını yumaklayıp,
tekir peşinde,  tin tin şırlayan kuyruklu yıldız. 

ılıcık akıyor kuyuya,
hayat artık hep orada.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder